eğitim

yukarıda bizim öğretmenler var. gazi gef tdee' yi 1984' de bitiren öğretmenler.

Eğitim tümümüzü yakından ilgilendiriyor. Biz derslere giriyoruz. Çocuklarımızı okula gönderiyoruz. Sorunlarımızı tartışmak önemli ve gerekli. Öğretmen eğitimin en önemli yanı. Bireysel sorunları, toplumsal duyarlılığı bizi olağanüstü etkiliyor.

Kırk yılı aşkın süre öğretmenlik yapmış bir kişinin başarısını nasıl ölçeceğiz. Toplumsal yarara katkısını nasıl saptayacağız. Yıllar mı ölçüt olacak yoksa başka ne gibi verilerle sorgulama yapmamız gerekiyor.

Kırk iki yıl öğretmenlik yapacaksınız. Eğitim öğretim yılının başında dilekçe yazıp emekli olacaksınız. Emeklilik dilekçesini 400 YTL almak için eylül' de vereceksiniz. Size verilen sınıf ilkokul bir. Bu çocuklar yaşamlarının en önemli basamağında öğretmensiz kalacaklar. Acı bir ayrıntı 400 YTL almak için eylül' ü bekleyeceksiniz. Kırk iki yıllık öğretmenliğin ardından çocukları çırılçıplak bırakacak, çekip gideceksiniz. Bu nasıl bir kurumsal yapı, sizi nasıl bu kadar duyarsızlaştırmış bunu anlatmalısınız. Hiç bir anne ve baba ayrıca emeklilik dilekçesini eylülde veren şimdilerde emekli öğretmen olan kişi bu durumu kendi çocuğunun yaşamasını istemez. Bu Ankara Çankaya Gaziosmanpaşa' da bir okulda yaşanan bir durumdur. Örnek diyemedim. Çünkü kötü örnek örnek değildir.

Her alanda bilgi aktarımı yenilenme olmalı. Yaşam bunu kendi kuralları içinde gerçekleştiriyor. Kamusal eğitimde bu nasıl gerçekleştirilecek. Sınavlara çalışan öğrenci mi bizi mutlu kılacak?

Eğitime ilişkin kurumsal yapılara çok iş düşüyor. Çocukların kişilik ve kimliklerine katkıda bulunmak, onları yaşamın içinde, bir anlam evreninin içinde sağlıklı tutmak için ne yapmak gerek ?

Uzun bir süredir milli eğitimde kariyer sınavı gündemde. Öğretmen sınava girmeli. Öğretmen her beş yılda bir tıpta uzmanlık sınavı gibi örnek bir sınavdan geçmeli. Kendini görmeli. Yılların deneyimini yıl sayısının dışında belleksel gücü ile göstermeli.

öğretmen sendikaları öncelikle bu işe yönelmeli. sorun ağır, güç, savsaklanamayacak kadar ağırdır.






süleyman yüzübenli